Bulmacahane Üstatlar Cevaplari [ Türkçe ]

Bu konuya çözümler getireceğim Bulmacahane Üstatlar . Oyun, oyun mağazasında ve iTunes’da bulunur ve harflerden sözcükler bulup bunları bir bulmacanın içine yerleştirmekten oluşur. Bu sürüm kullanılabilir Türk Dili.

Bulmacahane Üstatlar Cevaplari:

En farklı, en eğlenceli ve kelime hazinesi geliştiren kelime bulmaca oyununa hoş geldiniz!
Bulmacahane – Kelime Bulmaca, klasik kelime oyunlarını ve bulmacayı birleştirip yepyeni bir kelime oyunu deneyimi sunuyor.

Bulmacahane Cevaplari

Başka bir seviyedeyseniz, bir sonraki davaya başvurabilirsiniz :

Bulmacahane Cevaplari

  • Mekanik sistemlerde enerji kayıplarını azaltmak için araya yerleştirilen parça : RULMAN
  • Hatay ve Kuzey Suriye’de devletler kurmuş olan eski bir ulus : HİTİT
  • Tanrı buyruğu ile insanların canını almakla görevlendirilen melek : AZRAİL
  • Eksik bir şeyi tamamlama, daha iyi duruma getirme : İKMAL
  • Özellikle koyun ve sığırlarda görülen, deri yoluyla insana bulaşan hastalık : ŞARBON
  • Kuvvetlerin maddeler ve hareketler üzerine etkisini inceleyen fizik dalı : MEKANİK
  • Duyularla algılanabilen nesne : MADDE
  • Kendine çok güvenen : İDDİALI
  • Birini sevindirmek, mutlu etmek, onurlandırmak, kutlamak için veya anı olarak verilen şey : ARMAĞAN
  • Yaşlı ve saygı duyulan kadın : HAMİNNE
  • Acınacak durumda olan, zavallı : PERİŞAN
  • Kötü bir etkiyi veya sonucu başka bir etki ile yok etme : TELAFİ
  • Ölmüş bir insanı hatırlamak için yapılan tören : ANMA
  • Çember ve demir tellerle bağlanmış ticaret eşyası : BALYA
  • Yiğitlik : ŞECAAT
  • Vurarak dar bir yere sokmak : KAKMAK
  • Sıvı veya katı yakıtı hava, oksijen etkisiyle gazlaştırmaya yarayan araç : GAZOJEN
  • Doğranmış sebzelerin, kuşbaşı et veya kıyma ve soğanla pişirilmesiyle yapılan bir yemek : MUSAKKA
  • Sermaye : KAPİTAL
  • Çabuk davranan, çevik : ATİK
  • Yolculuk : SEYAHAT
  • Kurtuluş, kurtulma : REHA
  • Belli bir süreyi aşmış, ötesine geçmiş : AŞKIN
  • İsteme, istek : RIZA
  • İki veya daha çok sesin aynı anda kulağa hoş gelecek bir biçimdeki uyumu : ARMONİ
  • Kargaşa : ANARŞİ
  • Herhangi bir şeye alışmış ve onu yadırgamaz duruma gelmiş olan kimse : İDMANLI
  • Belli belirsiz hissedilen hafif yel : ESİNTİ
  • İlgeç : EDAT
  • Anadolu Selçuklu Devleti’nin başkenti : KONYA
  • Karışıklık, kargaşa : FİTNE
  • Haksızlığa uğramış kimse : MAĞDUR
  • Erime noktaları düşük metalleri tutturma işlemlerinde kullanılan alaşımlarının genel adı : LEHİM
  • Beynin alt bölümünde bulunan,salgısını kana vererek fizyolojik olaylarda rol oynayan organ : HİPOFİZ
  • Etmen : FAKTÖR
  • Göğüs : SİNE
  • Bir şeyi yapmayı önceden isteyip düşünme, maksat : NİYET
  • Ayın ilk günlerinde aldığı yay biçimi, ayça : HİLAL
  • Bir yerden başka bir yere geçme, geçiş : İNTİKAL
  • Bir vakitte yenilen yemek : ÖĞÜN
  • Amerika’nın tropikal bölgelerinde yaşayan, sırtında dikenli çıkıntılar bulunan sürüngen : İGUANA
  • Uzaktaki cisimlerin görüntülerini büyütmeye veya yaklaştırmaya yarayan optik alet : DÜRBÜN
  • Gökkuşağı : ALKIM
  • Bilgisayar yazılımlarının kullanıcı tarafından çalıştırılmasını sağlayan ön sayfa : ARAYÜZ
  • Kimsesizlere veya yoksullara yardım etmek ve onları barındırmak amacıyla açılan yer : YUVA
  • Durumu benzerlerine göre biraz daha iyi olan : HALLİCE
  • Eziyet çeken : CEFAKAR
  • Eğri kılıçların ağız bölümü : GEZLİK
  • Klasik Türk müziğinde tempo : DÜMTEK
  • Bir şeyin toplandığı, biriktirildiği yer : HAZNE
  • Yüksek ses : AVAZ
  • Pars : LEOPAR
  • Amerikan armudu : AVOKADO
  • Kabıyla birlikte tartılan bir nesnenin kabının ağırlığı : DARA
  • Eski durumuna veya ilk biçimine getirilmiş : RESTORE
  • Çarın oğlu : ÇAREVİÇ
  • İçine çeşitli şeyler konulan, tahtadan yapılmış, kapaklı ev eşyası : SANDIK
  • Silahlardan korunmak için giyilen, demir ve tel levhalardan yapılmış giysi : ZIRH
  • Toplumun ahlak kurallarına aykırı olan, utanılacak durum veya davranış : AYIP
  • Suya batma, boğulma : GARK
  • Cezaevi : MAPUS
  • Soy, büyük aile : HANEDAN
  • Yaprak sigarası : PURO
  • Kahve ve çayda bulunan metabolik hızı artırıcı etki yapan bir madde : KAFEİN
  • Bir yerleşim bölgesinin, aynı şehirden gelen insanların yerleştiği bölümü : GETTO
  • Gerçekleşmesi imkânsız durum : RÜYA
  • Ön çalışma : TASLAK
  • Aynı durumda olan : HEMHAL
  • Atılan bir şeyin gidebildiği uzaklık : ATIM
  • Yasaklayarak,zorla : ZECREN
  • İçine su doldurulan, genellikle üstü açık yer : HAVUZ
  • Oluşturmak, yaratmak, meydana getirmek : ÜRETMEK
  • Ağzın içinde kolayca parçalanıp dağılacak biçimde hazırlanmış bir çörek türü : GEVREK
  • Gösteriş, çalım, kabadayılık : CAKA
  • Kişiyi kendi davranışları hakkında bir yargıda bulunmaya iten güç : VİCDAN
  • Oturmak, bacakları ayırarak çömelmek : APIŞMAK
  • Yönerge : TALİMAT
  • Katı bir şeyi sulu veya tuz, biber vb. toz durumundaki maddelerin içine batırıp çıkarmak : BANMAK
  • Ulaşmak istenilen sonuç, maksat : AMAÇ
  • Zırhlı ve silahlı, tekerlekleri paletli, motorlu savaş taşıtı : TANK
  • Ispanakgillerden, vitamince zengin bir bitki : PANCAR
  • Macar para birimi : FORİNT
  • Hakkından kendi isteğiyle vazgeçme : FERAGAT
  • Güç, kuvvet : MECAL
  • Rütbesi yarbay ile tuğgeneral arasında bulunan üstsubay : ALBAY
  • Çığırından çıkmak veya çıkarmak, ölçüyü kaçırmak : AZITMAK
  • Öğretmen : HOCA
  • Parayı alma, toplama : TAHSİL
  • Gelip geçici istek : HEVES
  • Kömür kalem : FÜZEN
  • Bilen, bilgili : AGAH
  • Yasa dışı işler yapmak veya etrafındakileri korkutmak amacıyla bir araya gelmiş topluluk : ÇETE
  • Utanma, utanç, sıkılma : HİCAP
  • İş gücünün karşılığı olan para : ÜCRET
  • Bir düşünceye aşırı ölçüde bağlanıp ondan başka bir düşünce ve inanışı kabul etmeyen : BAĞNAZ
  • Bir düşünceyi, bir öğretiyi çürütmek için yazılan yazı : REDDİYE
  • Donuk, cansız : FERSİZ
  • Şehir içinde ağaçlı, geniş cadde : BULVAR
  • Genel sorunlar üzerine yeni ve kendine özgü düşünceleri olan kimse : DÜŞÜNÜR
  • Türkiye’nin İç Anadolu Bölgesi’nde yer alan illerinden biri : AKSARAY
  • Sık sık olan, doğal : OLAĞAN
  • Bir fakülte bitirdikten sonra o bilim dalında sınav ve bilimsel bir eserle erişilen derece : DOKTORA
  • Söylenişleri aynı, anlam ve kökleri ayrı olan kelimeler : EŞSESLİ
  • Para miktarı, tutar : MEBLAĞ
  • Bazı hayvanların boynuna takılan kemer biçiminde bağ : TASMA
  • Bazı insanların çenelerinde, yanaklarında bulunan, güldüklerinde çıkan küçük çukur : GAMZE
  • Sıcak iklimlerde yetişen ağacın meyvesinin çekirdeği : KAHVE
  • Ruhsal kaynaklı sinir hastalığı : NEVROZ
  • İslam’ın beş şartından biri olan ibadet : NAMAZ
  • Kılığının veya eşyasının düzgün ve temiz olmasına özenmeyip düzensizlik içinde yaşayan : ÇAPAÇUL
  • Gizli bir şeyi açığa çıkarma : İFŞA
  • Afganistan halkından veya bu halkın soyundan olan kimse : AFGAN
  • Öge : UNSUR
  • Kan kanseri durumu : LÖKOZ
  • Yapılan işler, çalışmalar : İCRAAT
  • Edinilen şey veya şeyler, müktesebat : EDİNÇ
  • Soluk borusunun akciğerlere giden iki kolundan her biri ve bunların dalları : BRONŞ
  • Temelli işi olmayan işçi : AYLAKÇI
  • Olayların durumu, işlerin gelişme biçimi : GİDİŞAT
  • Vücudun herhangi bir yerini hafifçe çizip üzerine bardak veya şişe oturtarak kan alma : HACAMAT
  • Girenin çıkanın belli olmadığı yer anlamında : DİNGO
  • Olduğu gibi, hiçbir değişiklik olmadan, aynıyla : AYNEN
  • Kadınların sokakta yüzlerine örttükleri ince siyah örtü : PEÇE
  • Gür ve ses çıkararak akan su : HORHOR
  • Şekerli ve kokulu ağızda çiğnenen eğlence yiyeceği : SAKIZ
  • Elma, armut, ayva vb. meyvelerin yenmeyen iç bölümü : EŞELEK
  • Değişim : TAKAS
  • Bir meze türü : HAYDARİ
  • Gariplik, tuhaflık : CİNSLİK
  • Dişlerin taç kısmını kaplayan beyaz ve sert doku : MİNE
  • Teknik ağın birliği : İLİŞİM
  • Yapraklarını kışın da dökmeyen, yuvarlak kara yemişleri ilaç olarak kullanılan bir ağaççık : ARDIÇ
  • Kuru fasulye : AKBAKLA
  • Nasırları yumuşatma veya çıkarma gibi işlerle ilgili ayak bakımı : PEDİKÜR
  • Bir amaç uğrunda bir değer veya varlıktan vazgeçme : FEDA
  • Yanardöner : JANJAN
  • Genellikle yolculukta içine çamaşır vb. eşya konulan küçük el bavulu : VALİZ
  • Kol ile ön kol arasındaki eklemin arka yanı : DİRSEK
  • Acıması olmayan, başkalarına haksızlık eden, merhametsiz, katı yürekli : GADDAR
  • Tahıllar gereği kadar mayalandıktan sonra damıtılarak elde edilen alkollü içki : VİSKİ
  • Kadınların erkeklerle bir arada bulunmaktan kaçındıkları anlayışa ve tutuma verilen ad : KAÇGÖÇ
  • Sıvı veya tane durumunda olan şeyleri bulundukları kaptan başka bir yere boşaltmak : DÖKMEK
  • Kur’an’ın yüz on dört bölümünden her biri : SURE
  • Çağrı, çağırma : DAVET
  • Yiğit, delikanlı : DİLAVER
  • Manisa iline bağlı ilçelerden biri : SOMA
  • Çocukların oynamak için kullandığı taş,cam vb.nden yapılmış küçük yuvarlak nesne : BİLYE
  • Bir kuruluşun faaliyetine son verme : LAĞIV
  • İçten : KALBEN
  • Düzenli bir orduya karşı küçük birlikler hâlinde çatışan, silahlarla donatılmış topluluk : GERİLLA
  • Güneş’e yakınlık bakımından sekizinci olan gezegen : NEPTÜN
  • Kalıtım bilimi : GENETİK
  • Cıvık hamur haline getirip kızgın sac üzerinde yapılan bir tatlı türü : AKITMA
  • Halkı eğitip millî birliğe ve ülküye yöneltmek amacıyla açılan kuruluş : HALKEVİ
  • Nişastayı parçalayarak şekere çeviren bir enzim : AMİLAZ
  • Ayrı tutulan, başkalarına benzemeyen, ayrıcalı, müstesna : AYRIK
  • Aynı yerde bulunmaktan başka hiçbir ortak özellik bulunmayan kişilerden oluşan topluluk : AHALİ
  • Birtakım işlevlerde insanın yerini alabilecek düzeneklerin çalışma bütünü : ROBOTİK
  • Doğru, akla uygun yargılar verme yeteneği : SAĞDUYU
  • Kendirin tohumu : ÇEDENE
  • Temiz ve ışıklı : PARLAK
  • Gerçeklik : REALİTE
  • Zarara yol açan büyük ateş : YANGIN
  • İnsanoğlu, insan : BEŞER
  • Fiyatı yüksek olan : PAHALI
  • Bir bölümü olmayan, noksan : EKSİK
  • Genellikle üzüm, dut vb. meyvelerin kaynatılarak koyulaştırılmış biçimi : PEKMEZ
  • Haşlandıktan sonra veya doğrudan doğruya kızartılarak pişirilen, dilim dilim kesilen et : ROSTO
  • Her yerde kullanılmayan çoklukla eğitimsiz kişilerin söylediği söz veya deyim : ARGO
  • “Kim, hangi şey” anlamlarında kullanılan bir söz : HANGİSİ
  • Ayakkabı boyama : LOSTRA
  • Japon yemeği : SUŞİ
  • Temizlik : PAKLIK
  • Çoğunlukla denize dökülen en büyük akarsu : IRMAK
  • Koyu kızıl renkte olan, bakır, çinko ve kalay alaşımı : TUNÇ
  • Yapı kurma : İNŞA
  • Evlilik hayatının ilk ayı veya ilk günleri : BALAYI
  • Sadece bir bölgede yetişen veya yaşayan : ENDEMİK
  • Geçici olmayan, sürekli, kalıcı, devamlı, daimî : TEMELLİ
  • Belirli bir süre çalıştıktan sonra kanunlar gereği işi ile ilgisi kesilen kimse : EMEKLİ
  • Genellikle ticaret eşyasının saklandığı yer, depo : ARDİYE
  • Gereken ilgiyi göstermeme : İHMAL
  • Çiçekleri beyaz veya pembe renkli, kışın yapraklarını dökmeyen zehirli bir ağaççık : ZAKKUM
  • Yakalama, tutma, ele geçirme : DERDEST
  • Yıkık, harap : VİRAN
  • Kazananların kura ile belirlendiği talih oyunu : PİYANGO
  • Eş zaman : SENKRON
  • Ayrıntı : DETAY
  • Deniz kaplumbağasının kabuğu : BAĞA
  • Her şeyi anlamak ve bilmek isteyen, araştırıcı : MERAKLI
  • Büyük, geniş : MAKRO
  • Pipet : KAMIŞ
  • İstatistiklere dayanarak sigorta primlerini, risklerini hesaplayan kimse : AKTÜER
  • Yiyecek, azık : NEVALE
  • İç salgı bezlerinden kana geçen ve organların işlemesini düzenleyen maddelerin genel adı : HORMON
  • Yaşam : HAYAT
  • Sevecenlik : ŞEFKAT
  • Ata binen kimse : BİNİCİ
  • Bir solukta çıkarılan ses veya ses birliği : HECE
  • Yere çukur kazılarak yapılan bir fırın türü : TANDIR
  • Yazı makinesi : DAKTİLO
  • Düğümcük : NODÜL
  • Belli belirsiz görülen şey, gölge : HAYALET
  • Parça : LİME
  • Midede duyulan ve insana kusacak gibi bir duygu veren durum : BULANTI
  • Birine karşı duyulan saygı, sevgi : HATIR
  • Dağın veya tepenin herhangi bir yanı : YAMAÇ
  • Olduğu yeri ve durumu korumak : KALMAK
  • Tavus kuşu, tavuk vb.nin başında bulunan tüyler : HOTOZ
  • Bir kimsenin kız kardeşinin veya kadın hısımlarından birinin kocası : ENİŞTE
  • Kalın, kısa ve düzgün sopa : LOBUT
  • Doğru çizgileri çizmeye yarayan, tahtadan, plastikten, madenden yapılmış araç : CETVEL
  • Omuzlardan aşağı dökülen, geniş, kolsuz bir tür üstlük : PELERİN
  • Şasinin üzerine takılan, inip kalkan kasası olan, kendinden hareketli, yükü boşaltan düzen : DAMPER
  • Batılı uluslarda hep bir ağızdan “yaşa” anlamlı destek vermek amacıyla kullanılan bir söz : HURRA
  • Ne kadar bir para, değer karşılığında? : KAÇA
  • Gerçekten : SAHİDEN
  • Yenilen oyuncu veya takımın yarışmalardan çıkması : ELENME
  • Başlık : KAPÜŞON
  • Gereç : MALZEME
  • Yan tutularak çalınan, orkestrada yer alan bir üflemeli çalgı : FLÜT
  • Görünenden büsbütün başka olan neden veya nitelik : İÇYÜZ
  • Çözümleme : TAHLİL
  • Rekabet : YARIŞ
  • Bir şeyin gerçekleşmesini dileme : TEMENNİ

Bu seviyeyi tamamladıktan sonra, seviyeyi tamamlamak için ihtiyacınız olan tüm kelimeleri bulmak için bir sonraki konuya dönebilirsiniz. : Kelime Gezmece Efsaneler Cevap.

Oyun bitti, bir yorumunuz varsa, yorum yapmaktan çekinmeyin. Sana hızlıca cevap vereceğim.

Teşekkür Ederim.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir