Bulmacahane Kelime Vezirleri Cevaplari [ Türkçe ]
Bu konuya çözümler getireceğim Bulmacahane Kelime Vezirleri . Oyun, oyun mağazasında ve iTunes’da bulunur ve harflerden sözcükler bulup bunları bir bulmacanın içine yerleştirmekten oluşur. Bu sürüm kullanılabilir Türk Dili.
Bulmacahane Kelime Vezirleri Cevaplari:
En farklı, en eğlenceli ve kelime hazinesi geliştiren kelime bulmaca oyununa hoş geldiniz!
Bulmacahane – Kelime Bulmaca, klasik kelime oyunlarını ve bulmacayı birleştirip yepyeni bir kelime oyunu deneyimi sunuyor.

Başka bir seviyedeyseniz, bir sonraki davaya başvurabilirsiniz :
- İnsan aklının erebileceği olgu, gerçek ve ilkelerin bütünü : BİLGİ
- Kesimevi : SALHANE
- Bir makinenin dönme hareketini öteki parçalara aktaran demir mil : ŞAFT
- Vatikan’da oturan ve Hz. İsa’nın vekili sayılan başkanı : PAPA
- Kadın veya erkeğe verilen genel ad : KİŞİ
- İstatistik kurallarına göre yönlendirilen bir haber kaynağının haber içeriklerinin oranı : ENTROPİ
- Aynı topluluktaki insanların ortak dilden ayrı olarak kullandıkları özel dil : JARGON
- Kokusuz, güzel renkli çiçekler açan bir bitki : AÇELYA
- İffetli kadın : AFİFE
- Operalarda solistlerden birinin orkestra eşliğinde, kendi içinde bütünlüğü olan parça : ARYA
- Yemek yerken kullanılan iki, üç veya dört uzun dişli çoğunlukla metal araç : ÇATAL
- Zevki için para harcamaktan kaçınmayan kimse : HOVARDA
- Mallar, para ile alınan şeyler : EMVAL
- Yatakta giyilen giysi, gömlek : GECELİK
- Geçimsizlik, anlaşmazlık, ara bozuculuk : NİFAK
- Konuşma ve davranışlarıyla hoşa giden : ZARİF
- En yüksek askerî rütbe : MAREŞAL
- Hep birden, cümbür cemaat : HÜRYA
- Edep yeri : AVRET
- Hoş görme, halden anlama : ANLAYIŞ
- Herhangi bir konuda çok ileri gitme : İFRAT
- Bir nesnenin sayıca ne kadar olduğunu soran söz : KAÇLIK
- Yemek borusu ile bağırsak arasında besinlerin sindirime hazır duruma getirildiği organ : MİDE
- Kadın : ZENNE
- Viyolonsel : ÇELLO
- Götürmek, ulaştırmak : İLETMEK
- Bir işin yapılması veya bir borcun ödenmesi için tanınan süre, mühlet, mehil : VADE
- Torunu olan erkek, büyükbaba : DEDE
- İlaç, çare : DEVA
- Bir uyarıyı, bir tehlikeyi bildirmek için verilen işaret : ALARM
- Küçük çocuklar atlarken onları yüreklendirmek için söylenen bir söz : HOPPALA
- Tanrı : HÜDA
- Saldırı : TAARRUZ
- Beşi bir arada olan : BEŞLİK
- Ucu topuzlu değnek : ÇOMAK
- Kerestesi dayanıklı bir orman ağacı : MEŞE
- Çoğaltma : TEKSİR
- Bir işi, bir davranışı yapmama kararı alma : BOYKOT
- Anlayış, görüş, bakış açısı : ZAVİYE
- Çiy : ŞEBNEM
- Yokluk, bulunmama, yitiklik : GIYAP
- Bir konu ile ilgili bilgi vermek altında düzenlenen toplantı : SEMİNER
- Haydut : ŞAKİ
- Bencillik : EGOİZM
- Azerbaycan ve Türkmenistan para birimi : MANAT
- Haritaların yapılmasında temel değerleri veren bilim dalı : GEODEZİ
- Orkestra için bestelenmiş, birkaç bölümden oluşan uzun müzik eseri : SENFONİ
- Verilen sözü hatırlatan sözün başına getirildiğinde sitem anlatan bir söz : HANİ
- İstanbul iline bağlı ilçelerden biri : KADIKÖY
- Bir tür yün örgüsü : HARAŞO
- Aşırı deli, çılgın : ZIRDELİ
- Kısa ve özlü anlatımı olan, nükteli, güldürücü hikayecik : FIKRA
- Bir yapının, bir evin damını kuran parçaların bütünü : ÇATI
- Çare : UMAR
- Gereksinim : İHTİYAÇ
- Virüslerle ilgili : VİRAL
- Orkestrada yer alan çift kamışlı, tahtadan yapılmış üflemeli çalgı : OBUA
- Alçak gönüllülük : HUŞU
- Sözü birine yönelterek : HİTABEN
- Üstü kapalı anlatma, sezdirme, ima : İHSAS
- Bir spor karşılaşmasında taraflardan her birinin başarı derecesini gösteren nicelik : SAYI
- Satıcının alıcıya verdiği hesap pusulası : FATURA
- Bir cins çoban köpeği : ZAĞAR
- Başı arkaya atıp solukla da sıvının yutulmasını engelleyerek çalkalama işi : GARGARA
- Çadır, baraka vb. eğreti araçlardan oluşturulan konak yeri : KAMP
- Cam, çini, toprak vb.nden yapılmış derince çanak : KASE
- Bir halatla makaralardan oluşturulan, ağır cisimleri kaldırmaya yarayan düzenek : PALANGA
- Adları aynı olanlardan her biri : ADAŞ
- Bir soruya, bir isteğe, bir söz, bir davranış veya yazıya verilen karşılık, yanıt : CEVAP
- Birine herhangi bir konuda öncelik ve ayrıcalık tanıma : İLTİMAS
- Argoda Çalma : ARAK
- Geçmiş yer bilimi zamanlarına ilişkin hayvanların yer kabuğu kayaçları içindeki kalıntısı : FOSİL
- Çekingen, durgun : PASİF
- Üfleyerek çalınan, perdesiz çalgı : BORAZAN
- Pokerde, bir oyuncunun önündeki paranın tümü : REST
- Üzerinde dalgalı çizgiler bulunan kumaş : HARE
- Herhangi bir konuda ileriyi düşünerek çekinmeyi gerektiren sebep veya durum : ÇEKİNCE
- Hayret, şaşırma bildirmek için kullanılan bir söz : OLAMAZ
- Ne kadarı, kaç kişi : KAÇI
- Aldırış etme, önem verme : UMUR
- Koncu diz kapaklarına kadar çıkan bir ayakkabı türü : ÇİZME
- Mikroskopta yapısını incelemek amacıyla canlıdan bir doku parçası alma : BİYOPSİ
- Ölenin iyi niteliklerini, ölümünden duyulan acıyı dile getiren söz veya ezgi : AĞIT
- Eğilimi olan : MAİL
- Özel adlardan sonra kullanılan ikinci derecede bir unvan : EFENDİM
- Düzen, çekidüzen : İNTİZAM
- Osmanlı padişahlarına verilen unvan : HAKAN
- Aynı konu, aynı kimse, aynı işle ilgili belgelerin toplandığı kap : DOSYA
- Dizginleri koyuverilmiş atın dörtnala koşması : ILGAR
- Olumsuz cümlelerde anlamı pekiştiren bir söz : HAYIR
- Satış sırasında yumurtayı korumayı amaçlayan, atık malzemeden yapılmış özel kap : VİYOL
- Hanigillerden, Ege ve Akdeniz’de bulunan, eti beyaz ve lezzetli bir balık : ORFOZ
- Bir çarpma işleminde çarpılan sayının kaç kez tekrarlanacağını gösteren sayı : ÇARPAN
- Işık değneği : HÜZME
- Bir kimsenin saltanat dönemi : ŞAHLIK
- Doğrucu : HARBİCİ
- Birine, görevi karşılığı olarak veya geçimi için her ay ödenen para, maaş : AYLIK
- Kıvılcım : ŞERARE
- Ağır, şiddetli : OKKALI
- Değişiklikler : TADİLAT
- Cam parlaklığında, yeşil renkte, saydam bir süs taşı : ZÜMRÜT
- Bir şans oyunundan ödül kazanan kişi : TALİHLİ
- Soy, baba soyu : NESEP
- Hükümler : AHKAM
- Aklını gereği gibi kullanamayan, bön, budala, aptal : AHMAK
- Bir şeye kendini aşırı vermiş olan, çok bağlı, aşıklı, tutkun : DÜŞKÜN
- Devlet dairelerinde başkalarının hakkını korumayı meslek edinen kimse : AVUKAT
- Bir dairede yarıçap uzunluğundaki yay parçasını gören merkez açıya eşit açı ölçme birimi : RADYAN
- Toplum töresine uygun davranma : EDEP
- Ok, kılıç vb.nden korunmak için savaşçıların kullandığı korunmalık : KALKAN
- Yükseklik : İRTİFA
- Hoşa gitmeyen, keskin ve çiğ ses : CIRTLAK
- Çok acıklı, yürekler acısı durum : FECAAT
- Kıyamet günü dirilenlerin toplanacaklarına inanılan yer : MAHŞER
- Kural : KAİDE
- Elde edilmesi gereken, ulaşılmak istenen şey, amaç : GAYE
- Takım : EKİPMAN
- Çavuş kuşu : İBİBİK
- Rüzgâr, şimşek ve gök gürültüsü ile ortaya çıkan sağanak yağışlı hava olayı : BORAN
- Bir kimsenin dinin buyruklarını yerine getirmek için yaptıkları : AMEL
- Ahali : HALK
- Ülkeler veya şehirler arasında yapılan uzun yolculuk, seyahat : GEZİ
- Çöplerin atıldığı veya biriktirildiği yer : ÇÖPLÜK
- Bir şeyin dışına süsleme veya koruma amacıyla geçirilen başka maddeden kat : KAPLAMA
- Yönetmeliklerin uygulanmasında yol göstermek üzere ilgililere gönderilen yazı : GENELGE
- Pamuk, keten veya ipekten, seyrek dokunmuş delikli bir kumaş türü : ETAMİN
- Görme engellilik : AMALIK
- Bakma, gözetme, gözetim : NEZARET
- Karşılık olarak, benzetilerek yapılan davranış, söz : NAZİRE
- Birçok kişinin zor kullanarak ele geçirdikleri malı alıp kaçması : YAĞMA
- Vezir ve sadrazamların giydikleri bir tür kavuk : KALLAVİ
- Gerçek, yalan olmayan : DOĞRU
- İslamiyette dört Sünni mezhepten biri : HANEFİ
- Askerlikte yürüyüşe geçmek için verilen komut : MARŞ
- Aynı dinin içinde uygulama farklılıklarına dayanan,Tanrı’ya ulaşma yollarından her biri : TARİKAT
- Elin parmak uçlarıyla bilek arasındaki iç bölümü : AVUÇ
- Verici : DONÖR
- Yuvarlak biçimde, çok küçük miktarda sıvı : DAMLA
- Kefenlenip tabuta konmuş, gömülmeye hazırlanmış insan ölüsü : CENAZE
- Tarla sürme : HARS
- Tahıl tanesi : HABBE
- Bir kimyasal tepkimeyi gerçekleştiren, çoğunlukla protein yapısında olan organik madde : ENZİM
- Yaradılış : FITRAT
- Esnafın perakende satış yaptığı, küçük zanaat sahiplerinin çalıştıkları yer : DÜKKAN
- Zambakgillerden, sapından ve yapraklarından yararlanılan, bir kış sebzesi : PIRASA
- Postacı, ulak : ÇAPAR
- Biçim : FORMAT
- Erkek torunlar : AHFAT
- İçinde yabancı bir öge bulunmayan : SALT
- Kendisiyle yakın ilişki kurulup sevilen, sayılan kimse : AHBAP
- Buzlu veya dondurulmuş olarak sunulan içki : FRAPE
- Resmî bir makam veya topluluk tarafından bir durumu ilgililere duyurmak için yazılan yazı : BİLDİRİ
- Turunçgillerden, 3-5 metre yüksekliğinde, kışın yapraklarını dökmeyen, beyaz çiçekli bir ağaç : LİMON
- Yazın kutup bölgelerinde yaşayan, kısa ve ince gagalı, siyah bacaklı bir tür yabani kuş : AKBAŞ
- Kaftan : HİLAT
- Ana ortaklık : HOLDİNG
- Bir nesnenin içeriğini oluşturan şey : İÇLEM
- Temizlik, paklık : NEZAFET
- Gelecek zamanda : İLERİDE
- Küçük gümüş para : AKÇE
- Çok iyi duruma getirme : İHYA
- Bir şey yapmayı üstüne alma : TAAHHÜT
- Sevgili : HABİP
- İçten, yürekten, gönülden, samimi : CANDAN
- Ejderha : DRAGON
- Uygulamalı olarak yapılan askerlik eğitimi : TALİM
- Uzak : IRAK
- Kürkünden yararlanılan, yırtıcı bir hayvan : VAŞAK
- Çözülmüş, açıklanmış : DEŞİFRE
- Yapı,Çatı : BİNA
- Akılsız, budala, alık : EBLEH
- Düzeltme : ISLAHAT
- Toplu tartışma : FORUM
- Havada az miktarda bulunan soy gazlardan biri : HELYUM
- Yapıların kaba ağaç işlerini yapan kimse : DÜLGER
- Şehirde yerleşim bölgesi : SEMT
- Çatışma, patırtı : ARBEDE
- Bayrağı veya sancağı taşıyan kimse : ALEMDAR
- Savaşta, gerideki savunma hattına çekilmek isteyen birliğin düşmandan sıyrılması : ÇÖZÜLME
- Tiyatro, sinema vb. eğlence yerlerinde veya parlamento salonlarında özel bölme : LOCA
- Karbon, hidrojen ve oksijenden oluşan, üzüm şekeri yapısındaki basit şeker : GLİKOZ
- Tüccarların tahvil alışverişiyle uğraşanların alım satım amacıyla iş yaptıkları yer : BORSA
- Toplumun gülünç ve aykırı saydığı yapmacıklıklara ve aşırılıklara kaçan : ZÜPPE
- Macera : SERÜVEN
- Yönetme, düzenleme biçimi, düzen : REJİM
- Ödev, boyun borcu : VECİBE
- Böğürtlen, ahududu gibi küçük, dalları dibinden çatallanan ve sapları odunsu bitki : ÇALI
- Ekin biçildikten sonra tarlada kalan köklü sap : ANIZ
- Çift sürmekte, kağnı çekmekte kullanılan, etinden yararlanılan, iğdiş edilmiş erkek sığır : ÖKÜZ
- Tavukların yumurtlaması için hazırlanmış özel yer : FOLLUK
- Çabucak : DERHAL
- Gizli bir anlamı olan, düşündürücü : MANİDAR
- Merkeze tam bağlı olmayarak bir beyin yönetimi altındaki ülke : BEYLİK
- İçine peynir, sucuk vb. konularak özel makinesiyle gevretilip kızartılmış ekmek : TOST
- Küçük yaştaki erkek veya kız : ÇOCUK
- Serap : PUSARIK
- Bir tiyatroda en üst balkon : PARADİ
- Yardımcı : ASİSTAN
- Mezardan çıkarak insanları korkuttuğuna inanılan yaratık : HORTLAK
- Çok eskimiş : DÖKÜK
- Kimyasal yöntemlerle ayrıştırılamayan veya bileşim yoluyla elde edilemeyen madde : ELEMENT
- Koyun sütünden yapılan, mahzenlerde olgunlaştırılan, içi özel küflü peynir : ROKFOR
- Saniyede bir titreşim yapan devirli bir olayın frekansına eşit frekans birimi : HERTZ
- Eyerin iki yanında asılı bulunan ayakların basılmasına yarayan,altı düz demir halka : ÜZENGİ
- Bir kuruluşun, aile veya bir kimsenin belirli süre için tasarladığı gelir ve giderin tümü : BÜTÇE
- Sembolü C olan element : KARBON
- Genel : UMUMİ
- “Evet” anlamında kullanılan bir kabul sözü : OLUR
- Az sözle çok şey anlatma : İCAZ
- Bir iddiayı güçlendirmeye yarayan tanıt : DAYANAK
- Kasların son uzama gücü ile vücudun bütün bölümlerinde oluşan gergin durum : GERİLME
- İncinmiş, kalbi kırılmış : RENCİDE
- Bir şeyin denetlendiğini veya görüldüğünü belirtmek için işaretleme : PUANTAJ
- Kar fırtınası : TİPİ
- Bitkisel ve hayvansal ürünlerin üretilmesi, işlenip değerlendirilmesi : TARIM
- Bir şeyi bir kimseye veya bir yere ayırma : TAHSİS
- Birinin yapmakla yükümlü olduğu iş : UHDE
- İş, davranış : FİİL
- Genellikle üzüm şırasının kaynatılması ile yapılan koyu pekmez : BULAMA
- Sembolü Pb olan element : KURŞUN
- Yaşamakta olan, yaşayan, canlı : DİRİ
- Bir yazının, bir kitabın bölümlerinin başına konulan ve konuyu kısaca tanıtan ibare : BAŞLIK
- Çözünme sonucu ortaya çıkan madde : ÇÖZELTİ
- Süslü iplikten püskül : SAÇAK
- İnce anlamlı, düşündürücü ve şakalı söz, espri : NÜKTE
- İyi nitelikte olmayan, kötü : FENA
- Akla uygun, akıllıca : MAKUL
- Nitelik : KALİTE
- Özellikle gazete ve dergilerde herhangi bir konuda yazı yazan kimse : YAZAR
- Zor kullanılarak yaptırılan : CEBRİ
- Ufak sıyrık : ÇİZİNTİ
- Taşıt : VASITA
- Doğada olan, doğada bulunan : TABİİ
- Yasanın, dinin ve kamu vicdanının doğru bulduğu, yasalara uygun : YASAL
- Olması veya yapılması istenen bir şeyin zihinde aldığı biçim : TASARI
- ‘Aynı biçimde’ anlamında : KEZA
- İnce ayrım : NÜANS
- Bir ülkenin iskele veya limanları arasında gemi işletme işi : KABOTAJ
- Bir işi bir başkasının sorumluluğuna bırakma, ısmarlama, devretme : HAVALE
- Art düşünce : ŞAİBE
- Kaygısı, tasası, sıkıntısı, üzüntüsü olmayan : GAMSIZ
- İster istemez : HALİYLE
- Belirme, görünme, ortaya çıkma, zuhur etme, meydana çıkma : TECELLİ
Bu seviyeyi tamamladıktan sonra, seviyeyi tamamlamak için ihtiyacınız olan tüm kelimeleri bulmak için bir sonraki konuya dönebilirsiniz. : Kelime Gezmece Kelimelerin Hükümdarlar Cevap.
Oyun bitti, bir yorumunuz varsa, yorum yapmaktan çekinmeyin. Sana hızlıca cevap vereceğim.
Teşekkür Ederim.