Bulmacahane Bulmaca Kahramanları Cevaplari [ Türkçe ]
Bu konuya çözümler getireceğim Bulmacahane Bulmaca Kahramanları . Oyun, oyun mağazasında ve iTunes’da bulunur ve harflerden sözcükler bulup bunları bir bulmacanın içine yerleştirmekten oluşur. Bu sürüm kullanılabilir Türk Dili.
Bulmacahane Bulmaca Kahramanları Cevaplari:
En farklı, en eğlenceli ve kelime hazinesi geliştiren kelime bulmaca oyununa hoş geldiniz!
Bulmacahane – Kelime Bulmaca, klasik kelime oyunlarını ve bulmacayı birleştirip yepyeni bir kelime oyunu deneyimi sunuyor.

Başka bir seviyedeyseniz, bir sonraki davaya başvurabilirsiniz :
- Tahıl vb. ürünlerin korunduğu, saklandığı silindir biçiminde ambar : SİLO
- Yaklaşık 5 kilometrelik bir uzaklık ölçüsü : FERSAH
- Çeşitli biçim ve büyüklükte maşa veya kıskaç : PENSE
- Açık mavi renk : HAVAİ
- Başkası tarafından yapılan veya kaza sonucu ortaya çıkan zararı ödeme : CEREME
- Yüzeyi düzgün ve pürüzsüz çukur biçiminde olan : İÇBÜKEY
- İranlı kimse : ACEM
- Kök veya soy bakımından : ASLEN
- Ateşli hastalık : HUMMA
- Yüzü güzelleştirmek için boyama : MAKYAJ
- İhmalkâr : SAVSAK
- Sargı ile sarma : BANDAJ
- Belirli kurallara uyularak yapılan yumruk dövüşü : BOKS
- Erkek şarkıcı : ŞANTÖR
- Birlikte yaşayan hayvan topluluğu : SÜRÜ
- Yiyeceğin ve içeceğin tadı, tadımlık : ÇEŞNİ
- “Yazık, ne yazık” anlamında kullanılan bir söz : HEYHAT
- Bir niceliği kabul edilmiş birimlerden birine göre oranlayarak değerlendirme : ÖLÇÜ
- Fakülte : MEDRESE
- Uygunsuz hareket, çirkin, yakışıksız davranış : KABAHAT
- İçerisinde çay demlenen kap : DEMLİK
- Raflı, taşınabilir, küçük dolap : ETAJER
- Yarım kilogramlık bir ağırlık ölçü birimi : LİBRE
- Dağ lalesi : ANEMON
- Bir işte yeteneği, becerisi olan : YATKIN
- Sağa sola sapmadan, dosdoğru : DİMDİK
- Geçerlik : VALÖR
- Kıvılcım,şimşek : ÇAKIM
- Vişne şurubu : VİŞNAP
- İçki veya uyku sersemliği : HUMAR
- Başı darbelerden korumak için yapılmış sağlam başlık : KASK
- Gerçekteki özelliklerinin, durumlarının ortadan kaldırılması sonucu bir şeyin var olmayışı : HİÇLİK
- Öne doğru eğilme : RÜKU
- Telefonların bağlı olduğu merkez : SANTRAL
- Soy yapısı : GENOTİP
- İnsanda ve bazı hayvanlarda ellerin ve ayakların son bölümünü oluşturan organ : PARMAK
- Bir işten anlayan, bir işi iyi yapan kimse : ERBAP
- 65 santimetrelik uzunluk ölçüsü : ENDAZE
- Söz dalaşı : POLEMİK
- Bilinçli veya bilinçsiz olarak davranışı doğuran ve ona yön veren herhangi bir güç : GÜDÜ
- Göze veya kulağa hoş gelmeyen, güzel karşıtı : ÇİRKİN
- Çocukları korkutmak için söylenen ve hayalet, hayalî varlık : BÖCÜ
- Yağlı, mayalı veya mayasız hamurdan yapılan çörek : KETE
- Elektrik dalgalarıyla düzenli olarak yayın yapan istasyon : RADYO
- İnançlar bakımından gerçek olmayan : BATIL
- Tasarlanan ilk düzenin işe yaramaması halinde uygulanacak olan ikincil tasarı : BPLANI
- Uskumrumsugillerden uzun, sivri ağızlı bir balık : ZARGANA
- Dinç, canlı, diri, sağlam : ZİNDE
- Geminin bir yere yanaşmak veya bir yerden çıkmak için yaptığı hareket : MANEVRA
- Eğlenceli, hafif konulu, içinde bestesiz konuşmalar bulunan sahne eseri : OPERET
- Kadın paltosu : MANTO
- Bir sıvı ile karışan bir maddenin homojen bir bütün oluşturacak biçimde karışması : ÇÖZÜNME
- Parlak göz : FERLİ
- Uzak Doğu ülkelerinde yetişen, geleneksel tedavilerde kullanılan bir bitki : GİNSENG
- Yoğurt içine salatalık doğranarak yapılan, çoğu kez sarımsaklı, iştah açıcı yiyecek : CACIK
- Görkem : ŞAŞAA
- Osmanlı Devleti’nde bakanlar, vekiller : VÜKELA
- Bir şeyin nasıl olduğunu belirten, onu başka şeylerden ayıran özellik : NİTELİK
- Masallarda sözü geçen yabani, yırtıcı hayvan : CANAVAR
- Alımlı, güzel kadın : DİLBER
- Hokkadaki mürekkebe batırılarak yazı yazmaya yarayan ve değişik uçları olan bir kalem türü : DİVİT
- Bilet veya para alıp verilen, çoğu küçük pencere biçiminde olan yer : GİŞE
- Bir cismin suyla birleşmesiyle veya bazı madenler üzerinde suyun etkisiyle oluşan bileşik : HİDRAT
- Şerit perde : JALUZİ
- Kulakları uzun ve düşük, bacakları kısa, bodur bir köpek cinsi : MASTI
- Hava gemisi : ZEPLİN
- Kolaylıkla kandırılabilen veya aldatılabilen, aptal, bön : AVANAK
- Ordunun konakladığı yer : ORDUGAH
- Üstünlük taslayan, kibirlenen : FODUL
- Ağaç oymaya yarar kesici araç : İVGİ
- Aynı yaşta olan kimselerden her biri : YAŞIT
- Ziyan olma : HEDER
- Dokumacılıkta özel araçla apresi yapılmış bir tür ince kumaş : PENYE
- Bir toplulukta çalışan insanların her biri : ELEMAN
- Güneşin doğduğu ana yön : DOĞU
- Kıvrımlı, yılankavi biçim : HELEZON
- Tez iş gören, çabuk davranan, canı tez : ACELECİ
- Ekleme : İLAVE
- Nergisgillerden, soğan köklü bir bitki, zerrin : FULYA
- Aday : NAMZET
- Anüs yoluyla kalın bağırsağa tanı veya tedavi amacıyla sıvı verme : LAVMAN
- Pres : MENGENE
- Havadan gelen topa, futbolda sıçrayarak ayağın üstüyle, teniste raket ile vurma : VOLE
- Vücut yapısı : BÜNYE
- Ruhsal : PSİŞİK
- Bitkin, yorgun : HARAP
- Gördüğünü ve bildiğini anlatan, bilgi veren kimse : TANIK
- Irk bilimci : ETNOLOG
- Budala, aptal, ahmak : EMBESİL
- Utanması, sıkılması olmayan, yılışık, yüzsüz : ARSIZ
- Adım aralığı : FULE
- Yahudi din adamı : HAHAM
- Bilgisizler, cahiller : CÜHELA
- Gelir getiren mülk : İRAT
- Makine yağı : GRES
- Vücudun bir bölümünde hareket ve hissetmenin kalkması : İNME
- Coşmuş, taşmış : AZGIN
- Kasırgaya dönüşebilecek olan çok güçlü rüzgâr : FIRTINA
- İnce ve yarı saydam bir kâğıt türü : PELÜR
- Olabileceği düşünülen kötü durumlara karşı önlem alma : SAKINMA
- Olduğundan başka bir biçime girme, başka bir durum alma, şekil değiştirme : DÖNÜŞÜM
- Zaman, vakit : HENGAM
- Uyak : KAFİYE
- Beceriksizlik, güçsüzlük : ACİZLİK
- Parmak uçlarıyla yapılan hafif vuruş : FİSKE
- Böbreklerde kandan süzülerek dışarıya atılan sıvı : İDRAR
- Dikkati öncelikle belirli bir şey üzerinde toplama eğilimi : İLGİ
- Öfke, kızgınlık : CELAL
- Bateri çalmaya yarayan ince, kısa çubuk : BAGET
- Olağandan çok fazla bulunma durumu : FURYA
- Dar ve boğaz biçimindeki vadi : KANYON
- Cisimlerde uzunluk ve genişlik dışında üçüncü boyutu çok olan cisim : KALIN
- Heyecanlı, coşkulu : ATEŞLİ
- Alev, yalım : ŞULE
- Kapı, pencere vb. yerlerin kenarlarına geçirilen ensiz parça : PERVAZ
- Birbirine tamamen benzeyen : İKİZ
- İki ucu açık küçük boru : ZIVANA
- Genellikle kendine özgü bir anlam taşıyan kalıplaşmış söz öbeği : DEYİM
- Yolcu taşıtlarında yüklerin konulduğu yer : BAGAJ
- Yarım küre biçiminde cam kap : FANUS
- Sansargillerden, kürkü çok beğenilen bir tür memeli, mink : VİZON
- Üzerine uzanılabilecek biçimde ayarlanan taşınabilir koltuk : ŞEZLONG
- Vücudun, omuzlarla birlikte göğüsten yukarı bölümü : BÜST
- Çin’de yapılmış kâse, tabak, vazo vb. porselen eşya : FAĞFUR
- Kuşbaşından daha küçük et parçalarının sac üzerinde pişirilmesiyle hazırlanan kebap türü : TANTUNİ
- Üçten sonra gelen : DÖRT
- Oyun kâğıdı : KART
- Duaların arasında ve sonunda kullanılan bir söz : AMİN
- Metal olmayan element : AMETAL
- Taşıtların köprü vb. altından geçebilmeleri için en yüksek boyutları belirten ölçüler : GABARİ
- Sağduyuya, göreneğe, olağana aykırı, garip, tuhaf, yadırganan : ACAYİP
- Bir şeyin belli bir bedel karşılığında,bir süre için sahibi tarafından başkasına verilmesi : KİRA
- Patlıcangillerden, geniş yapraklı, mavi çiçekli, meyveleri sarı, çok yıllık bir bitki : ADAMOTU
- Belirli bir işi yapmak için kullanılması gereken maddeler, malzeme : GEREÇ
- Hiçbir zaman ölmeyecek olan : ÖLÜMSÜZ
- Çocuklar için kullanılan bir seslenme sözü : UFAKLIK
- Belirli bir davranışta bulunmaya zorlayıcı söz : BUYRUK
- Dizilmiş veya birbirine bağlanmış yaş meyve ve sebze bağı : HEVENK
- Söz söyleyen kimsenin, kendi yaptıklarını abartmamak için kullandığı söz : ACİZANE
- Ani dehşet duygusu, büyük korku : PANİK
- Uçak, araba, tarım aracı vb. nesneleri barındırmaya yarar kapalı yer : HANGAR
- Bilimsel bir konuda çok bilgisi olan kimse : BİLGİN
- Meyve veya bazı bitkiler ile alkol, esans karışımından yapılan şekerli içki : LİKÖR
- Kemikteki biçim bozukluğunu düzelten araç : ORTEZ
- Görev ve meslek dışında severek yapılan, dinlendirici, oyalayıcı : UĞRAŞI
- Hissedar : PAYDAŞ
- Köyler, şehirler, ülkeler arasında bir yerden bir yere gidiş geliş : ULAŞIM
- Belirti : SEMPTOM
- Dağa tırmanma sporu yapan kimse : DAĞCI
- Hiçbir işe yaramadan yok olma : HEBA
- Geviş getiren memelilerden : KEÇİ
- Herhangi bir olguda olaylar, durumlar, ilişkiler örgüsü veya bağlantısı : BAĞLAM
- Erkek hindi : GURK
- Silah, kılıç vb. şeylerde tutulacak yer : KABZA
- Mızrap ile çalınan iki veya üç teli olan halk sazı : CURA
- Lider : ÖNDER
- Zamir : ADIL
- Gönenç : REFAH
- Gece gündüz eşitliği : EKİNOKS
- “Aferin, yaşa” anlamlarında beğeni bildiren bir söz : BRAVO
- Kurdele, şerit, kumaş vb.nin kelebek şeklinde bağlanmış biçimi : FİYONK
- Uskumrugillerden pulsuz bir balık : PALAMUT
- Bitki veya çiçek destesi : DEMET
- Eski Romalılarda piyade ve süvarinin oluşturduğu askerî birlik : LEJYON
- Amaç, gaye : MAKSAT
- İki yana sallanarak, eğilerek yürüme : YALPA
- Kaynak işlerinde lehimi eritmek için ateşle kızdırılarak kullanılan alet : HAVYA
- Olması beklenilen veya olacağı düşünülen şey : UMUT
- Bir işin, bir oluşun içinde geçtiği, geçeceği veya geçmekte olduğu süre, vakit : ZAMAN
- Bitkilerden kimyasal yöntemlerle yapılan, kokulu ve uçucu sıvı : ESANS
- Gerçekten yaparak, çalışarak : FİİLEN
- Bir işe ayrılmış veya bir iş için alışılmış saatler : VAKİT
- İki bağlantı parçasını birbirine yakın olarak eklemekte kullanılan özel parça : NİPEL
- Toprak tencere : ÇÖMLEK
- Gerçekleştirilmesi zamana bağlı istek : EMEL
- Temel bilgi : İLKE
- Arkadan gelen, sonra olan, öncü karşıtı : ARTÇI
- Bulgar para birimi : LEVA
- Soğuk bir cisim üzerinde ince bir tabaka durumunda yoğunlaşmış sıvı.su buharı : BUĞU
- Serin havalarda öbür giysilerin üzerine giyilen, paltodan ince üstlük : PARDÖSÜ
- Gözetleme : DİKİZ
- Yetkili sağlık çalışanı : HEMŞİRE
- Çıplak, tüysüz : CAVLAK
- Güzeli, çirkinden ayırma yetisinden yoksun olan : ZEVKSİZ
- Ahenk : UYUM
- Etkilenme, çağrışım veya içe doğmayla akla gelen yaratıcı duygu : ESİN
- Gösterişli yapı, saray : PALAS
- Bir dilin belli kurallarla yazıya geçirilmesi, imla : YAZIM
- Toprak, metal vb. bir maddeden yapılmış yayvan kap : ÇANAK
- İslam’ın beş şartından biri : ZEKAT
- Bazı hayvanların yutmuş olduğu yiyeceği ağzına getirip yeniden çiğnemesi : GEVİŞ
- Bir işte görev alan kişi veya kişiler, ekip : KADRO
- Danslı ve özel giysili gece eğlencesi : BALO
- Onbaşıdan sonra gelen ve görevi manga komutanlığı olan erbaş : ÇAVUŞ
- Dinlenmeye bırakılmış, birkaç yıl işlenmemiş tarla : HOZAN
- Yüzyıllık, yüzyılda bir olan : SEKÜLER
- Güneş : ŞEMS
- Turnusolün mavi rengini kırmızıya çevirmek özelliğinde olan hidrojenli birleşik : ASİT
- Ortaya çıkan : HASIL
- Soğuk hava deposu : BUZHANE
- Açıklama : İZAH
- Balonlarda bulunan pilotların,inişi yavaşlatmak istediklerinde attıkları ağırlık : SAFRA
- Bir sesin yarım ton inceltileceğini gösteren nota işareti : DİYEZ
- Dokumacılık : TEKSTİL
- En çok, en üst, en büyük, en yüksek : AZAMİ
- Sığır, davar vb. hayvanları besleyerek semirten, satan kimse : BESİCİ
- İki katlı ev : DUBLEKS
- Namuslu, utangaç, sıkılgan : ARLI
- Yasalara karşı gelerek bir yerden mal kaçıran veya bir yerde satan kimse : KAÇAKÇI
- Saraylarda ve büyük konaklarda tütün çubuklarını hazırlayan kimse : ÇUBUKÇU
- On beşer kişilik iki takım arasında oval bir topla oynanan oyun : RAGBİ
- Doğu Türkistan’da yaşayan Türk soylu halk ve bu halktan olan kimse : UYGUR
- Havalı, gösterişli : FAÇALI
- İki veya dört tekerlekli, dingili tekerlekle birlikte dönen öküz arabası : KAĞNI
- Bir kara yolunun yatay doğrultuya göre yokuş olan bölümü : RAMPA
- Güvercinlerden, korularda yaşayan, eti için avlanan, boz renkli bir kuş : ÜVEYİK
- “Hey, bana bak, sana söylüyorum” anlamında kullanılan bir seslenme sözü : HİŞT
- Tüzel kişiliği olsun olmasın bir ekonomik etkinlik birimi : FİRMA
- Ölen bir kimsenin vasiyetini yerine getirmekle yükümlü olan kimse : VASİ
- Bir yolu veya geçidi kapamak için her türlü araçtan yararlanılarak yapılan engel : BARİKAT
- Paçasız ve sıkıca saracak biçimde dikilmiş erkek donu : SLİP
- Yapılan işten etkilenen, pasif, etken karşıtı : EDİLGEN
- Geçip gitme, sürüp gitme : AKIŞ
- Tekirdağ iline bağlı ilçelerden biri : MALKARA
- Endüstri : SANAYİ
- Bir dilin seslerini gösteren, belirli bir sıraya göre dizilmiş belli sayıda harfin bütünü : ALFABE
- Meyve suyu ile şekerli su karıştırılarak yapılan içecek : ŞERBET
- Bir yerden veya bir işten kaçmış kimse : KAÇKIN
- Kuşatma : İHATA
- Geleneksel Türk evinde konukların ağırlandığı büyük ve özenli bir biçimde döşenmiş oda : BAŞODA
- Osmanlı Devleti’nde Frenk ve özellikle Venedik elçilerine verilen ad : BALYOS
- Bir mülkü başkasına bırakma, başkasının üstüne geçirme : FERAĞ
- Çalışanların giriş çıkış saatlerini işaretleyen kimse : PUANTÖR
- On kişilik asker birliği : MANGA
- Sürekli : PASO
- Belgegeçer : FAKS
- Üzerine kandil, mum veya herhangi bir ışık kaynağı konulan yüksek tabla, mumluk, çırakma : ŞAMDAN
- Genellikle taş kırıkları üzerine kum döşenip silindir geçirilerek yapılan yol : ŞOSE
- Güç, kuvvet : ÇELİM
- Göz pınarında ve kirpiklerde birikerek pıhtılaşan veya kuruyan akıntı : ÇAPAK
- Hz. Musa’nın dinine bağlı olan kimse : YAHUDİ
- Yığılım : STOK
Bu seviyeyi tamamladıktan sonra, seviyeyi tamamlamak için ihtiyacınız olan tüm kelimeleri bulmak için bir sonraki konuya dönebilirsiniz. : Kelime Gezmece Bulmaca Efendileri Cevap.
Oyun bitti, bir yorumunuz varsa, yorum yapmaktan çekinmeyin. Sana hızlıca cevap vereceğim.
Teşekkür Ederim.